Serdar Kaçar Logo Animasyon

Metabolik Cerrahi

Metabolik Cerrahi

Tip 2 şeker hastalarının cerrahi yöntemler kullanılarak tedavi edildiği yöntemlere metabolik cerrahi adı verilir. Halk arasında şeker hastalığı ameliyatı olarak da bilinmektedir ancak tıp literatüründe yeri yoktur ve şeker ameliyatı olarak bilinen bu yöntem tıbbi olarak metabolik cerrahi yöntemler içinde değerlendirilmektedir.

Hemen başlangıçta şu ayrımı açıkça belirtmek gerekir ki, bu ameliyatlar sadece Tip 2 şeker hastalarına uygulanmaktadır. Tip 1 şeker hastalığının tedavisinde hiçbir şekilde yeri yoktur. Çünkü tip 1 şeker hastalığında hastalığa neden olan şey, vücutta insülin üretiminin olmamasıdır.

Bu ameliyatların amacı vücutta üretilen ve kullanılamayan insülinin çeşitli metabolik etkiler meydana getirerek kullanılır hale gelmesine yardımcı olmaktır. Tip 2 şeker hastalığının tedavisi tüm dünyada klasiktir ve basittir: Eğitim, beslenme, spor ve gerekiyorsa ilaç. Yani öncelikle vücuda alınan şeker miktarı kontrol altına alınmalıdır. Vücudu alınan şeker kontrol edilmeyip, ameliyatla vücudun içindeki işleyişleri kontrol altına almaya çalışmak doğru bir yaklaşım olmayacaktır. 

Klasik obezite cerrahisi yöntemleri ile şeker hastalığı %60-90 oranında tedavi edilebilmektedir. Ancak her yöntem herkeste aynı etkiyi göstermemektedir. Şeker hastalığı varlığının süresi, kan şekerinin etkin kontrolünün sağlanıp sağlanamadığı ve şeker hastalığının organları etkileyip etkilemediğine bağlı olarak klasik obezite cerrahisi yöntemlerindeki başarı oranı değişim göstermektedir. Fakat metabolik cerrahi yöntemlerden olan transit bipartisyon ameliyatının 10 yıllık başarı oranı %90 civarındadır.

Metabolik Cerrahi Yöntemlerin Obezite Ameliyatlarından Farkı

Bazı obezite cerrahisi yöntemlerinde ince barsağın önemli bir kısmı by-pass edilmektedir. Yani ağızdan alınan gıdalar oniki parmak barsağı ve ince barsağın ilk kısmına uğramadan vücuttan atılmaktadır. Metabolik cerrahi yöntemlerden transit bipartisyon yönteminde ince barsak devre dışı bırakılmamaktadır. Bu sayede hormonal değişimler tetiklenerek insan fizyolojisine daha uygun bir uygulama gerçekleştirilmiş olur.